İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, “Döviz kurlarındaki sakin seyir ve güçlü baz etkisinin olumlu katkısıyla enflasyon gerileyecek. Ülke olarak bu düşüşü enflasyonla mücadele için fırsata çevirebiliriz” dedi.
İTO’dan yapılan açıklamaya göre, 15 Kasım 2022’de yapılan Daire seçimlerinin ardından yeni yönetimiyle dün ilk aylık olağan İTO Meclis toplantısı yapıldı.
Ekonomiye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Avdagiç, 2023 yılında Türkiye’de analiz bekleyen iki ana konu olduğunu söyledi. Şekib Avdagiç, birinci önceliğin yüksek enflasyonu hızla kontrol altına almak olduğunu vurguladı. Avdagiç, “Asıl hedef bunu kalıcı olarak tek hanelere indirmek. Bunun için birbiriyle uyumlu para ve maliye politikalarının etkin bir şekilde uygulanması gerekmektedir. Üretim açığını kapatacak kısa, orta ve uzun vadeli plan ve programlar da hayata geçirilmelidir.
İş dünyası olarak ‘enflasyon belasının’ kısa sürede aşılması için sorumluluk almaktan çekinmeyeceklerini belirten Avdagiç, “Enflasyona karşı toplumsal bir uzlaşı ve topyekun bir mücadele planı oluşturulacaksa hassasiyet artacaktır. tüm segmentlerin. Aynı zamanda bozulan fiyatlama davranışının hızla düzelmesini sağlayacaktır.”
“Üretici fiyatlarındaki artış yüksek”
Enflasyonla ilgili görüşlerini açıklayan Şekib Avdagiç, döviz kurlarının sakin seyri ve baz etkisinin olumlu katkısı sayesinde önümüzdeki aylarda enflasyonun düşmesini beklediklerini söyledi. Avdagiç, “Ancak tarımsal girdi ve üretici fiyatlarındaki artışlar halen yüksek. Gıda enflasyonunda ortalamanın üzerinde seyreden fiyatların dikkatle izlenmesi gerekiyor. Dünyanın önde gelen tarım üreticilerinden biri olan ve büyük bir tarımsal potansiyele sahip olan ülkemizin bu alandaki avantajlarını ortaya koymalıyız. Tarım ve hayvancılık üstün olduğumuz alanlara dönüştürülmelidir.”
“KGF kefalet hacminin genişletilmesi öncelikli beklentilerimiz arasında”
İTO Lideri Avdagiç, ikinci konunun ‘kaynak meselesi’ olduğuna dikkat çekti. Avdagiç, “Finansman, üretim, istihdam ve ihracatın olmazsa olmazıdır. Finansman sorunu ise yüksek enflasyonla varlığını ve değerini sürdürüyor. Her fırsatta dikkat çekmeye çalıştığımız için kredi faizleri düştü ama krediye erişim için ek tedbirler bekliyoruz. Kredi musluklarının işletmelerin erişebileceği şekilde açılması ve uygulanması büyük değer taşımaktadır. Bu kapsamda KGF kaynaklarının artırılması ve kefalet hacminin genişletilmesi öncelikli beklentilerimiz arasında yer alıyor.”
Avdagiç, 2022 yılında artan küresel risklere ve baskılanan ekonomik aktiviteye rağmen Türkiye ekonomisinin birçok ülkeye göre daha yüksek büyüme gösterdiğini söyledi. Artık önümüzde bol şans olduğuna işaret eden Avdagiç, “Uzmanların küresel ekonomiye, özellikle AB ve ABD ekonomisine ilişkin son tahminleri, daralmanın yakın vadede beklenenden daha sınırlı olacağı yönünde. Bu şu anlama geliyor. Başta AB ülkeleri olmak üzere genel olarak ihracatımız 2023’ün ilk yarısından itibaren yeniden hızlanma trendine girecek. Bu da büyüme rakamlarına çok daha güçlü katkı yapacak. Beklenti ve tahminlerimiz bu yönde” dedi.
